KAHVE MOLASI


ABONE OL
ABONELiKTEN AYRIL
kmarsiv.com
Arşivimiz
Yazarlarımız


Sizden Yorumlar
İletişim
Reklam
Gizlilik İlkeleri
Anneler Gününüz Kutlu Olsun

 10 Mayıs 2002 - Karşılıksız Sevgi Pınarları


Merhabalar Dostlar,

Bugün NTV!de bir haber. Afyon 2.Caz Festivali tüm hızıyla sürerken, halk, Batı Kültürü aşılanmaya çalışılıyor diye festivali protesto ediyormuş. Görüntülerde, arkada ilkokul öğrencileri ve önde bıyıklı mülki erkan huşu içinde caz dinliyorlar. Töbe töbe derken, spiker Afyon Valisine bağlandı da işin gerçeği ortaya çıktı. Festival organizasyon komitesi ile bir yerel gazete patronu husumetiymiş olay. Sayın vali Afyon Halkının festivalden büyük zevk aldığını söylüyor, ben de rahatlıyorum. Bunu neden anlattım, aşılanan batı kültürüne dikkatinizi çekeyim istedim. Pazar günü o aşılanan kültürün en köklü olanlarından ve en güzellerinden birini kutlayacağız sevdiklerimizle. Annelerimizi birkez daha kucaklayacağız. Böyle aşıya can kurban.

Çocukken, anlamsız bulduğum uyarıları için nefret ettiğim, uyurken kaldırıp zorla içirdiği süt yüzünden düşman olduğum, kardeşime kızıp bana bağırdığı için hınç duyduğum annemi ancak baba olduğumda anladım. Beni adam etmek için harcadığı çabayı, gösterdiği özveriyi, çocuklarımı kucakladığımda farkettim. Karşılık beklemeden sevmenin erdemini keşfettiğimde yaşım ilerlemişti. Olsun, bunu hiç farketmeyenlerle yada farketse bile artık sevgisini gösterebileceği ana babası olmayanlarla kıyaslandığım da ben dünyanın en şanslı insanlarından biriyim. Hem, gerektiğinde özür dileyip, her fırsatta teşekkür edebileceğim annem, babam var, hem de benden sevgilerini esirgemeyen yavrularım. Hepinizi çok seviyorum.

Bir gün değil, hergün hakkınız olan Anneler Gününüz kutlu olsun. Ellerinizden öperim.

Bir sonraki sayıda buluşuncaya kadar bulunduğunuz yerden bir adım öne çıkın. Sevgiyle...

Cem Özbatur

 Kahvehane Sahibinden


Internet Telefonu

İnternet üzerinden telefonvari görüşme nasıl yapılıyor belki biliyorsunuz. Birtakım özel programalar yardımıyla, internete bağlı 2 bilgisayar, birbirlerinin IP adreslerini kullanarak, gecikmeli bir iletişim kurabiliyorlar. Ses kalitesi, sıkıştırma yöntemlerinin gelişmesiyle giderek artıyor. Peki ya aradığınız kişinin bilgisayarı yoksa, sadece telefon aracılığı ile iletişim kurabiliyorsanız, napacaksınız? Tabi ki çaresi var. Siz bilgisayarınızdan lokal hizmet sunucularına bağlanıyorsunuz, onlar da sizin için karşı telefonu arayıp, internet üzerinden size bağlıyor. Hani eskiden PTT'ye gidip, şehirlerarası telefon beklerdik ya, aynı o hesap. Ama herşey otomatik olarak dijital ortamda gerçekleştiğinden "Alo Adana çık aradan" muhabbeti olmadan görüşebiliyorsunuz. Bunun en iyi örneklerinden biri "PCcall" . Sevdikleri yurtdışında olanlar varsa, şiddetle önerilir. Sakın unutmayın, bilgisayarınızın multimedya olanakları, mikrofon dahil tam olmalı. Annenizle, sudan ucuza uzun uzun görüşüp, onları Anneler Gününde mutlu etmek istemez misiniz?

 Kahvecinin Günlüğü


  • KONSER/BABA OĞUL

    Erol Evgin ve Murat Evgin, bu gece Beşiktaş Kültür Merkezinde sevenlerine seslenecekler.
    Tel: 0212-260 1156


  • TİMUR SELÇUK KONSERİ

    Timur Selçuk, Türk Müziği Sazları ve özel orkestrası eşliğinde, 11 Mayıs saat: 20:30 da Levent Kırca-Oya Başar Tiyatrosunda.

    Levent Kırca-Oya Başar Tiyatrosu Küçük Çiftlik Parkı - Dolmabahçe
    Tel: 0212-230 7580 / 269 0515


  •  Enişte'den Erişte'ler : Ahmet Şeşen


    Süper Babaanne !

    Unutulmaz Barış Manço'nun unutulmaz şarkılarından biri de " Süper Babaanne ". Bizim süper babaanne ise aslında anneanne ! Oğlumun annesinin annesi olurken meşhur 6 adet yeğenimin ise babaanneleri oluyor !

    Süper babaannemiz gerçekten de az rastlanır bir kadın. Aslen Akseki'li ama uzun yıllardan beri Manisa'nın Ahmetli ilçesinde yaşıyor. Ahmetli; aslında ilçeden ziyade bir tipik bir kasaba. Rivayete göre 3 erkek kardeş, aileleriyle birlikte İzmir'den Ankara'ya doğru yola çıkıyorlar. Bir süre sonra Turgut; ben burayı beğendim diyor ve ailesi ile birlikte yola devam etmiyor : Turgutlu. Daha sonra Ahmet bir yer beğeniyor : Ahmetli. Ve son kardeş Salih : Salihli. Bundan sonrasını abartabiliriz, yanlarındaki uşak gizlice kaçıp yola devam ediyor : Uşak :-))

    Turgutlu ve Salihli çok gelişmesine rağmen ( nüfusları bağlı oldukları Manisa'yı geçti ) nedense Ahmetli hep kasaba olarak kalıyor ( ilçe yapılsa bile ! ). Bu kasabada 4 çocuğu olan ve hepsi üniversite okuyan bir kadın bu süper babaanne. Hiç aksatmadan gazetesini okur, siyaseti takip eder. Son yıllarda kitap bile okuduğuna şahit oldum. Biraz hızlı okuyor ama :-)) Christian Jaque'ın Ramses serisinden 5 kitabı okuyordum. Ben 3.ciltteyim o başladı, 4.cildine yeni başlamışken önce bana ver ben ilk üçünü bitirdim dedi. İnanmadım, biraz anlat bakalım dedim ve özetleyince pes deyip önceliği ona verdim. Süper babaanne seriyi bitirmiş ben daha 4.cilde yeni başlamıştım :-))

    Müthiş anadolu öyküleri, masalları olan süper babaanne yeniliklere de oldukça meraklı bir kadındır. Biz de konuk olduğu 1.5 ay boyunca oğlumla da ilgilenmiş meğerse. Oğlum bilgisayarının başında iken; "Sen ne yazıyorsun, ders mi yapıyorsun bilgisayarında anlat bakayım ! " demiş. Oğlum da ICQ ve CHAT üzerine bir dizi ders vermiş :-)) O söylemiş oğlan yazmış filan derken bayağı eğlenmişler. Aradan 6 ay geçiyor bir gün telefonla konuşuyorum. Demez mi : " Oğlan ne yapıyor, sesini özledim, arada sırada bana telefon açsın, konuşabilmemiz için benim de bilgisayar alıp CHAT mi yapmam gerekiyor ? " :-))

    Süper babaanne tam bir Cumhuriyet çocuğudur, 29 Ekim doğumludur. Yılı tam bilinmiyor ama 75 yaşını bitirmiştir. Benim için de iyi bir ANNE'dir, hiç bir zaman kayınvalide olmamıştır. Genç kız iken babasına yaptığı mezeleri ( gerçek oğullarının içki kültürü olmadığından ! ) bana da yapmıştır. Hıdırellez zamanları her kim için ne dilediyse olmuştur. Hadi canım sende dediğin insanlar evlenmiş, bu saatten sonra olmaz dediğin insanların çocukları olmuştur. Gerçi son 2 senedir bana sağlık ve bol para diliyor ama sadece bir tanesi gerçekleşiyor nedense :-))

    Başta ANNEANNE ( süper babaanne ) olmak üzere tüm ANNE'lerin ve ANNE adaylarının ellerinden öperim. Hiç şüpheniz olmasın onlar hep İYİ birer ÇOCUK doğurmuşlardır. Cem'in sloganını " İçinizdeki İYİYİ bir adım daha öne çıkarın ! " olarak bir seferlik değiştirdim ! Haa unutmadan; süper babaanne kendisini arayanlar için : info@süperbabaanne.com adresini söylememi istedi :-))

     Ters Köşe : Mehtap Akdeniz


    Teşvikiye sokaklarında anne olmak.

    Birkaç gündür kızım Samsun'da, onu nasıl özledim.... Her gün saat başı telefonda yaptığımız şen şakrak konuşmalardan sonra o da dayanamadı galiba az önceki konuşmamızda dedi ki.:

    - Anne....... ben sizi çok özledim.

    Onun duygularını anlamak için kelimeler bile önemini yitirmişti onun ses tonu varken.
    'Biz de seni çok özledik' diyebildim yutkunarak. Sustuk bir süre. Ama benim tıpkı ben gibi kızım olaya hemen el koydu.

    - Anne bugün çok komik bişi oldu biliyor musun?
    - Ne oldu çabuk anlat komikliğin tam sırası zaten.
    - Samsun fuarında gezerken pamuk helva aldım yiyordum, yanıma bir deli yaklaştı. Pamuk helvamı çekiştirmeye başladı. O çekti ben çektim derken onun elinde kaldı. Elinde helvama bir süre baktı sonra helvayı yere attı, gitti.
    - Ciddi misin?? Aa deli mi ne?
    - Deli dedim ya anne..

    Biz özlemle gülüşürken, o delinin belki de yere attığı şey çocukluğuydu diye düşündüm. Bu duygusal komedi içindeyken aklıma kendi pamuk helvam geldi.

    - Ece, pamuk helva pembe miydi?
    - Sonra yerden bir amca alıp bana verdi. Ama yemedim merak etme...... Evet pembeydi, ne alaka anne, bir alemsin valla. Bana Ege'yi versene...

    Onlar konuşurken ben size kendi pembe pamuk helva hikayemi yazmaya karar verdim.

    Bundan yıllarca önceydi, Teşvikiye sokaklarında genç bir kadınla hızlı, hızlı doktor randevumuza yürüyorduk. Ben 3.5 aydır reddettiğim gerçeği artık saklayamaz olmuş 'yaa sinir oluyorum, ben nasıl hamile bırakıla bilirim' diye söyleniyordum. Evet hamileydim. Doktor 'Bak bu senin bebeğin' dediğinde zorla başımı çevirip ekrana bakmıştım. Gözümün önünde bugün hala aynen duran o ekranda kendi bebeğimi görmüştüm. Altüst olmuştum. Ekrana bakarken ağlamaya başladım. Ağladım, ağladım, ağladım. Doktordan çıkmış, Teşvikiye sokaklarında iki genç kadın ağlayarak hiç konuşmadan yürüyorduk. Zaman, zaman sıcak bir el elimi tutup sımsıkı sıkıyordu, 'Ben sonuna kadar yanındayım' dercesine. Birden 'Bir dakika ben hemen geliyorum' diyip yanımdan ayrıldı. Elinde iki tane pembe pamuk helva ile geri geldi. Anne olurken elimden giden çocukluğumu geri getirmişti sanki. Aslında tam da böyle düşünmüştü belkide. Ben de o deli gibi, pembe pamuk helvaya bir süre bakakaldım. Teşvikiye sokaklarında bir elimde pamuk helva bir elim karnımda yürürken, işte ben o gün böyle anne oldum. Belki de aldığım en güzel anneler günü hediyesiydi bu pembe pamuk helva. Sonra o genç kadın anne oldu, sonra yine ben. Ama o pembe pamuk helva var ya......

    Sevgiyle kalın,
    Mehtap Akdeniz

     Komik Kahveci : Suat Sungur


    Anneler Gününü, onları hep gülerken görmek dileğiyle, onlara ithaf ederek başlayalım yazımıza..Tüm gülücükler,sevgiler onların olsun...

    Kaybedeli bir kaç yıl oluyor, nur içinde yatsın anneannem. Fazla sorgulamadığı inançları!! gereği,benim tiyatrocu olmama başlarda kızardı,konservatuvara gideceğimi söyleyince, önce konservatuvarın ne olduğunu anlatmaya çalıştım, baktım başarılı olamıyorum "tiyatro okulu" diye özetledim. Ama o konservatuvarın şeytan okulu olduğuna inanmıştı... Ama aradan yıllar geçip de benim yoldan çıkmadığımı gören anneannem; her ziyaretimde bana fıkralar anlattırır,taklitler yaptırtıp,utanarak gülerdi!!! En çok ta bu anı seviyordum kendi gülmesinden utanmasını, niye,kimden? saklanıyorsa elleriyle yüzünü örter, kahkahasını bastırmaya çalışır, bu haliyle pek komik ama çok ta güzel olurdu...

    Birgün,hemde kadınların ağırlıkta olduğu bir toplantıda,yine bana fıkra anlattıran anneannem.
    --Bir tanede ben anlatayım diye ortaya çıkmaz mı..
    Böyle anları pek az yakalayan ben..; hadi anlat desteğiyle iyice kıvama getirdim...Anneannem başladı anlatmaya...

    --İkinci dünya savaşının en karışık dönemlerinde bizim orduda kendince savaşa hazırlıklı olmak için eğitim yapıyormuş..Kıraç bir alanda eğitim yaparken birliğin üstünden uçaklar geçmeye başlamış,başlarındaki çavuş,bakmış gizlenecek bir yer yok..Hemen pantolonlarınızı sıyırıp kıçınızı havaya dikin diye emir vermiş..
    (Bu andan itibaren benim surat ifademi gözünüzde canlandırın.Gözler faltaşı anneanneye bakıyorum )
    --askerler sormuşlar..niye komutanım diye
    --salaklar yukardan sizi karpuz tarlası sansınlar diye cevaplamış çavuş..
    Biraz sonra pozisyondan dolayı beli ağrayan bir er çavuşa dönüp;
    --komutanım birazda tersini yapsakta..bizi hıyar tarlası sansalar ya....

    Ben ilk anın şaşkınlığından kurtulup, yerlerde debelenmeye başladım gülmekten, anneanneciğimde benim kendisine değilde fıkrasına güldüğümü anlamadan, başarılı bir fıkra anlatıcısının gülümsemesiyle gururlu gururlu geriniyordu....

    Tüm annelere selam olsun...........:))))))))

     Acı Kahve Hatırına : Çağhan Tansel


    Tüm Annelere...

    Her zaman hayallerimle yaşadım. Hayatım boyunca yaptığım her şey hayallerimi gerçekleştirmek içindi. Bunun için gereken şeyleri yapmaktan hiç kaçınmadım. Her zaman bir adım ötesini görmem gerekiyordu. Mücadele etmek, sürekli hayat stratejileri geliştirmek, planlar yapmak ve sonunda hepsinin içinde kaybolmak...Kendinin farkına varamadan, nasıl bir insan olduğunu başkalarının zihinlerinden gözetleyerek anlamaya çalışmak... Yeni yüzlerin verdiği geçici rahatlıklar, neşeli dost ortamlarında atılan kahkahalar sadece gökyüzüne doğru uzayıp gitmiyordu çünkü birinin yüreği hep onları yakalıyordu. Bir yerden çekip içine alıyordu, tüm hüzünleri ve sevinçleriyle beraber. Her şeye rağmen farkında değildim artık. Küçükken beni özenle besleyen ve vücudumu büyük bir zevkle donatan kadın artık uzağımdaydı. Hayatımdaki tüm çalkantıları görmeden bilebilen, kendi sezgileriyle kalbimi okuyabilen kadını her gün göremiyordum. Küçüklüğümden beri istediğim buydu oysa; aileden uzakta, kendi hayatını yaşamak. Her şeyiyle kendi çevremi yaratarak onlara uzaktan el sallamak. Zaman ilerledi ve çok şükür ki tüm cömertliğiyle bana her şeyi öğretti. N'olursa olsun bir insanın her zaman benim arkamda olacağını, sadece sevaplarımı değil günahlarımı da her zaman paylaşmaya hazır olduğunu, yüreğim alevler içinde yanarken sadece onun kalbinden kopup gelen sellerin benim ateşlerimi söndürebileceğini gösterdi. Gerçek gülümsemenin ne demek olduğunu anlattı. Özlemin en saf halini kulağıma fısıldadı. Hiçbir çıkar tanımayan bir kalbin varlığıyla ruhumu sardı. Gözümü açtığımda, etrafımda hergün beraber olduğum insanlardan hiçbiri yoktu. Karşımda bir tek o vardı. Neden kalbimin bu yüce yerine hep aynı zamanda, güneşin en tatlı parladığı zamanda geldiğini sordum kendi kendime. Halbuki o hep ordaydı.

    İnsan doğasının en mükemmel yansımasını bir ömür boyu bizimle paylaşan, paylaşmaktan hiç bıkmayan tüm annelere sevgiler...

    Kutsallıklarının her zaman farkında olamıyoruz, tüm insanlığın olmayı istediği yerin onların ayaklarının altında olmasına rağmen...

     Dost Meclisi


    Hatırlıyorum da annemden uzak kaldığımda ve beni telefonla aradığında onunla konuşamaz ağlardım hemen. Sesi bana hüzün verirdi belki de mutlulugum ondadır o yüzden ağlardım.. Hala anlamış değilim neden ağladığımı. Özlerdim belki onu sesiyle birlikte özlemi gözlerimden akardı. Bunu uzun süredir ilk defa hatırlıyorum. Sesini duydugum an bu hissi tekrar yaşadım. Annemin yanında olmadığım zaman yaşattığı özlemi yaşadım ve konuşamadım. Belki büyüdükçe bu duygularımı kontrol altına alabileceğimi düşünmüştüm. Ama işte öyle olmadığını gördüm bugün. Şimdi koskoca kızım. Eskiden karşıdan karşıya annem elimden tutup beni geçirirken şimdi ben aynı şeyi anneme yapıyorum. Biz yatarken kahvaltımızı hazırlar.Okuldan dönüşte sırtımızdaki çantadan dolayı iki büklüm halimizle koştura koştura terlemiş mahalleye girişimizde gülen gözleriyle eve alıp sırtımıza bez koyardı.. Sokakta birisiyle kavga ettiğimizde yada birisi ( bazen baba bazen abi ) bize şöyle bir sert baktığında ilk limanımız annemizin etekleri. Sevdiğimiz yemekle ri hazırlayıp bize süpriz yapardı. Bugün yemek hazırlayamadım derdi ve bize kahvaltı hazırladığını söyleyip en sevdiğimiz yemeklerle dolu masaya oturtup tebessümle yüzümüze bakardı. Elindeki üç beş kuruşu biriktirip beğendiği kıyafetleri alırdı annem. Eğer bir suç işlemişsek akşam eve babam gelmeden bütün suçu annemize atardık. 'Evet evet camı annem kırdı baba.:Senin sevdiğin çiçek varya annem camı silerken düşürdü.' derdik. Eğer o gün sokakta kavga etmişsek erkenden yatardık babam bize kızmasın diye.

    Şimdi annemin sevdiklerini biz alıyoruz. Bişeyleri beğenip annemize supriz yapıp, merdivenlerden daha yavaş çıkmasını öğütlüyoruz. Zaman tersine dönmeye başladı.Ama biz onun yanında hala küçük, yaramaz, ve korunması gereken çoçuklarız. İyi ki varsın anne. İyi ki varsınız..

    Ezgi GİZEM

     Kahvehane Panosu


    Radyo ODTÜ 103.1 (Ankara)

    Eskinin Tadı (Oldies)
    Sevil, Muzaffer ve "Ahmet Abi" - Kültür Pazarı'nda.
    Her pazar saat 11.00-13.00'da Radyo ODTÜ de. 1950'lardan günümüze unutulmaz şarkılar. Geniş arşiviyle 3 nesli biraraya getiren, her dakikasıyla sizi geçmişe götüren bir program.

    Radyo ODTÜ 'yü internet üzerinden de dinleyebilirsiniz.


     İşe Yarar Kısayollar


    http://www.123greetings.com/events/mothersday
    Anneler günü için çok güzel kartlar bulup ücretsiz yollayabileceğiniz bir site.

    http://www.kartportal.com/
    Bu da Türkçe kartpostal sitesi. Ancak önce üye olmanız gerekiyor. Gene de dil kolaylığı nedeniyle tercih edilebilir.

    http://www.balca.net/anne-index.shtml
    Anneler günü için hazırlanmış çok güzel sayfalar içeren bir site. Oldukça güzel. Tavsiyeye şayan.

    http://www.cicekyolla.com
    Net üzerinden çiçek yollayabileceğiniz bir alışveriş sitesi. Ciddi ve nitelikli.

     Damak tadınıza uygun kahveler


    PolderBackup v2.2 [478k] W9x/2k/XP FREE
    http://www.xs4all.nl/~philippo/Setup.exe

    Bilgisayarınızı sık sık yedeklemenizde yarar var biliyorsunuz. Windows'un zaman zaman şaka yapıp herşeyi kaybettiğiniz anlarda, en azında birkaç gün öncesine dönebilmeyi arzu ediyorsanız, bu küçük ama yetenekli programı kullanmanızı öneririm.

    100xCD v2.7 [667k] W9x/2k/XP FREE
    http://www.100xcd.com/100xCD_2-7.exe

    CD Romunuzun çalışmasını hızlandırmak için güzel bir program. Tabiki CD yi daha hızlı çevirme yeteneği yok. Ama belli datayı bilgisayar üzerinde bir yere atarak, takılmadan düzgün müzik dinlemenize, film seyretmenize olanak tanıyor. Deneyin, beğenmezseniz kaldırıp atarsınız.
    http://kmarsiv.com/sayilar/20020510.html 10 Mayıs 2002 - ©2002-kmarsiv.com
    istanbullife.com