KAHVE MOLASI

ABONE FORMU

ABONE OL
ABONELiKTEN AYRIL
HTML TEXT
kmarsiv.com
Arşivimiz
Yazarlarımız


E-Kart Servisi
Sizden Yorumlar
İletişim
Reklam
Gizlilik İlkeleri

KAHVE MOLASI

 21 Mayıs 2002 - Ellerine Sağlık


Merhaba dostlarım,

Her pazartesi olduğu gibi, kaçırmamaya özen gösterdiğim bir diziyi seyrettim bu akşam da. "Yeditepe İstanbul", bana göre TRT'nin gerçek yüzaklarından. Mükemmel bir senaryoyla oya gibi işlenmiş kurgusu, insanı hemen sarıveriyor. Tiyatro kökenli kadrosu, Türk televizyon tarihinin klasiklerinden "İkinci Bahar"ı anımsatıyor. Ama o kadro birkaç takviyeyle nereye gitse, ne yapsa, ortaya doğru işler çıkıyor. Bundan sonra da böyle olacak eminim. Ellerine sağlık TRT.

Bu güzel dizinin hemen ardından, karşıma tekrar BBG çıktı. Bu sefer de ithal BBG ci Meral'le Gaye'yi kapıştırdılar. Hadi yarışmaya katılıp 150 milyar için kapışanları çok iyi anlıyorum. Ya peki, dışarda birbirine girenlere ne demeli. Haftanın her günü programa katılan kelli felli adamlar, takıp takıştırmış bayanlar saçbaş yoluyorlar. Kardeşim sizin işiniz gücünüz yok mu? Anladık kriz var, işten atıldınız da, vakit geçirmek için BBG'ye katılıyorsunuz. Ee peki, Kaan aldığı parayı sizinle mi yiyecek sanarsınız. Ya da Alper hepinize birer madalya takıp yanaklarınızdan öpecek diye mi düşünürsünüz? Geçirdikleri 3 ayın stresi ve hayalini kurdukları 150 milyar umuduyla birbirlene demediklerini bırakmayan bu gençleri anlamak daha kolay. Ya siz o dışardakiler size ne demeli? Allah aşkına kendinize gelin, hayat bu denli kısır, bu denli sığ değil ki. Bakın adamlar 21 gün Bodrum'da tatil yapacaklar, siz burda sıcaktan kurdeşen dökerek onların yattan suya dalışlarını seyredeceksiniz. O zaman da ben size güleceğim. Buyrun ilk taksidi, Huahhhhooooooha.

Belki bazılarınızın dikkatinden kaçmıştır. Hafta sonu "Güncel Dini Meseleler İstişare Toplantısı" yapıldı ve sonunda açıklanan bildirge de büyük çoğunluk tarafından olumlu karşılandı. Şimdi tartışma, bu bir devrim niteliğinde reform mu? yoksa, unutulan değerlerin yeniden hatırlatılması mı? boyutunda. Hangisi olursa olsun, hangi zarfa konursa konsun, siz gene de mazrufa bakın. 2-3 aydın din adamının birkaç yıldır yürüttüğü aydınlatma seferberliği meyvalarını vermeye başladı işte. Sonunda Diyanet İşleri Başkanlığı'da bu seferberlikte yerini aldı ve önemli biz kazanım ve saygınlık elde etti bana göre. Bizlere vicdanlarımızda ki "Din"le, vitrinde ki "Din"i birbirinden ayırt etme hakkını, hala eksikleri olsa da verdikleri için onlara teşekkür etmeliyiz.

"Nazım'a Armağan" ilgili yazıyı ben değil ama Sevgili Zeynep yazdı. Aşağıda okuyabilirsiniz.



Bir sonraki sayıda buluşuncaya kadar bulunduğunuz yerden bir adım öne çıkın. Sevgiyle...

Cem Özbatur

 Kahvehane Sahibinden


Tebrikler, Kazandınız

Kapılarınıza kadar gelip, hediye kazandınız diyerek sizi kandıran ve pazarladıkları ürünü bir sürü senetle satmayı başaran(!?) üçkağıtçılar bundan böyle dolandırıcılıktan yargılanacakmış. Ne güzel, acaba aynı şey İnternet uyanıkları için de uygulanabilir mi? Tabi çok zor ama burada şöyle bir şansımız var. İnternette adamlarla karşı karşıya kalmadığımız için, kafalanma ihtimalimiz daha az. Kendi seçiminizi yapıp bu tür epostaları silip atmak en akıllıca davranış olur. Özellikle "Casino" sitelerinin çoklukla uyguladığı bu oyunlara kanmamanızı tavsiye ederim. Şurayı tıkla, 30$ senin gibi epostalar sonunda, albenili sitelere dalıp 130$ kaybetmeniz işten bile değil. Daha bugün Azeri bir müşterimle sohbet ederken, ağzından baklayı çıkardı. Sırf merakla girdiği sitede kredi kartını limiti bitene kadar kullanmış. Benden de bu tür epostaları almasını engellememi istiyor. "Geçmiş olsun Ramo, bu sana en iyi ders, bir daha hayatta yapmazsın bu enayiliği" dedim. "Haklısın" dedi. Hani size de söylüyorum, ilerde bana hak vermek zorunda kalmayasınız.

 Kahvecinin Günlüğü


  • 13. Uluslararası İstanbul Tiyatro Festivali - “Hashirigaki” / İsviçre
    21-22 Mayıs'ta AKM'de.


  • Zurname - Yalçın Menteş ve Arkadaşları
    Beşiktaş Belediyesi Akatlar Kültür Merkezi'nde saat 21:00 de.


  •  Misafir Kahveci : Zeynep Özbatur


    Nazım'a Armağan, Hepimize Armağan....

    Sevgili Kahve Molası Okuyucuları,

    Dünkü Kahve Molası'nda da duyurulduğu üzere, 13. Uluslararası İstanbulTiyatro Festivali başladı. Ben de cumartesi akşamı Rumeli Hisarı'ndaki açılış gecesindeydim. 'Nazım'a Armağan'ı izledim. Aslında bu çok özel çalışma, bence orada bütün izleyen herkese inanılmaz bir armağan oldu.

    Çocukluğumdan bugüne hayranı olduğum, oyunculukları verdikleri mesajlar, sesleri, solukları bizlerin varolmasında etken olan oyuncuların hepsini sahnede izlemek çok önemliydi. Genco Erkal bir mucize gerçeleştiriş...Bu gerçekten mucize...

    Yıldız Kenter, Zeliha Berksoy, Ayla Algan, Işık Yenersu, Zuhal Olcay, Tilbe Saran, Jülide Kural, Zeynep Tanbay, Sema...

    Yani Türkiye'nin her kuşaktaki 'diva'ları... Ve Genco Erkal...

    Gerçekten Nazım için yapılmış çok önemli bir çalışma. Herşeyi bir bütün olarak ele alıp, mükemmelliğini yazabilirim ancak... Hepsi çok önemliler... Ayrıca bütün bu ekonomik , politik zorluklarla uğraşıldığı bir zamanda böyle bir çalışma yapmış olmaları, belki de bu ülke için umutlarımızın kıpırdanmasına neden oluyor...

    Özetle'Nazım'a Armağan' , herkese armağan olmuş...

    Zeynep Özbatur

     Günün Kahvecisi : Altuğ Yücel


    KÖR PARMAĞIM GÖZE

    Geçen hafta Hürriyet Gazetesinde Korkut Göze Bey'in bir yazısı yayınlandı.

    Kendisi futbol alanında yazılarıyla bilinen bir şahsiyettir. İzleyenler bilir.

    Yazıyı okurken bir yutkundum.
    İki yutkundum.

    Dayanamadım, internetten kopyaladım.

    Yazarımız büyük ihtimalle bir gün önce yaşadığı olayı anlatıyor.

    Yani taze bir olay.

    Olaya diyeceğimiz yokta...
    Ama yazarımız biraz alengirli biraz renkli bir cümle kurmaya kalktığında yazı, sibobu arızalı meşin top gibi fosluyor, tuhaf sesler çıkarıyor.

    Bakim siz de benimle aynı fikirde misiniz?

    Kırmızı renkli olanlar yazıdan alıntı.
    Siyah renkli olanlar, naçizane bendenize ait efendim.

    "Bir arabanın içinde 3 kişiydik..."
    "Yönetici Fikret Ercan, Esat Yılmaer ve ben... "

    Buraya kadar bir şey yok. Boşuna işkillenmeyin.

    "İstanbul'un çıldırtan trafiğinden sıyrılıp, Ceylan Otel'e ulaşmak için dakikaları su gibi harcıyorduk."

    Dakikalar su gibi akıp gidiyordu lafını bilirim.

    İnsanın zamanın geçişine engel olamamasını anlatan hoş bir tanımlamadır.
    Ama yazar burada harcamak fiilini uygun görmüş.

    "O da olur!" deyip geçelim.

    Bir gaz ve hemen ardından keskin bir fren...
    Gittiğimiz yol sadece bir arpa boyu...


    Vay anasını!
    "Kötü bir şey oldu herhalde" dedim okurken.

    Arabayı kullanan kişi hızla giderken aniden fren yaptığına göre!
    Maalesef yanılmışım.

    Meğer yazar, kısa aralıklarla durup kalkmayı kastediyormuş.
    Sıkışık trafikte gidememeyi "ani fren" tamlaması ile anlatması ilginç tabi.

    Fikret Ercan, bu sözlerinin ardından kısık bir kahkaha atarak, sanki şüphelerimi ateşliyordu...

    Benim bildiğim kısık sesle yapılan gülme eylemi "kıs kıs gülmek"tir. Hadi olmadı "kısık sesle gülmek" tir.

    Kendi üzerimde bir kaç defa defa kısık kahkaha atmayı denedim.
    Başaramadım.
    Sakın siz denemeyin.
    Tuhaf bakıyorlar.

    İşte yazının sonlarına doğru öldürücü cümle geliyor.

    Yazarın kaleminden:
    Ön taraftan hiç beklemediğim bir yanıt geliyordu...
    ‘‘Lucescu isterse bitirir Mondragon'un işini’’


    Beklemediği bu yanıtın yazarı şaşırttığını düşünüyorsunuz değil mi?
    Yanıldınız!
    Neden mi?
    Cevabı yazarın kaleminde.

    İşte, istediğim yanıtı almıştım...
    Arkaya doğru kaykıldım ve düşünmeye başladım...


    Ben de sayın yazar, ben de!
    Hem de neler neler!

    Altuğ Yücel

     Komik Kahveci : Suat Sungur


    Sayın Denktaş,uçak inerken...

    Turneler turneler........

    Tiyatro ile uğraşan biri için,mesleğin en renkli bölümleri turnelerdir. Hem oyuncuların 24 saat bir arada olmaları,hemde gidilen yerlerde yaşadıklarımız, bizlere unutulmaz anılar bırakır geride. Şimdi sizinle paylaşacağım anı da bunlardan biri ;

    Dormen tiyatrosuyla,Kıbrıs turnesindeyiz, uçakla gidiyoruz, Ercan havaalanına inmek için alçalırken, uçağın içinde acayip bir cayırtı koptu, hepimiz heyecanlandık. Sonunda bu gürültüyü yapanın bir kuş olduğu anlaşıldı da bizlerde rahatladık.

    İlk oyunları, Lefkoşe’de oynuyoruz. Sayın Denktaş’ta sağolsunlar oyunumuza geldiler(Anavatan da bu adet pek yokta!!!). Oyunun sonunda, bizleri Cumhurbaşkanlığı köşkünde yemeğe davet ettiler. Ertesi gün Dormen ekibi olarak yemekteyiz, resmi yemek Sayın Denktaş’ın sıcak yaklaşımı sayesinde güzel bir hoşsohbete dönüştü. Laf döndü dolaştı bizim ne zaman geldiğimize geldi, ben de iki gün önce 17 uçağıyla geldiğimizi söyleyince. Denktaş ne tesadüf, bana da hediye bir kuş göndermişlerdi demek sizin uçaktaydı deyince.. Hemen lafa daldım;
    "Sayın Denktaş,uçak inerken sizin kuş amma öttü..." deyince,karşımda oturan Haldun Dormen elindeki çatalı düşürdü.
    İşte o zaman türkçemizin bana bir oyun oynadığını anladım ama bu benim kızarmamı engellemedi...

    Sonra sofrada kuş muhabbeti gayet güzel devam etti.

    Meraklısı varsa benim web siteme girerek, albüm kısmında Sayın Denktaş ve kuşunun resmini görebilirler. http://www.suatsungur.com

    Sağlıcakla kalın...

    Suat Sungur

     Dost Meclisi


    Günaydın Sevgili Editör,

    Bir arkadaşıma hayatın ne olduğunu sordum, farkında olmadan birazda sinirlendirmişim onu galiba.... bir çırpıda, bağıra bağıra bunları söyledi, aklımda kalanlar diyemiyeceğim hepsini beynim emdi sanki ve sanırım bir dahada unutmayacağım, belki sizinde hoşunuza gider...))))

    " HAYAT ÇETELE TUTMAK DEGILDIR. SENI KAÇ KISININ ARADIGI, KIMINLE ÇIKTIGIN,ÇIKIYOR OLDUGUN VEYA ÇIKACAGIN DEMEK DEGILDIR. KIMI ÖPTÜGÜN, HANGI SPORU YAPTIGIN VEYA KIMLERIN SENI SEVDIGI DE DEGILDIR. HAYAT AYAKKABILARIN, SAÇIN, DERININ RENGI, KAÇ KİLO OLDUĞUN YA DA OLACAĞIN, NEREDE YASADIGIN VEYA HANGI OKULA GITTIGINDE DEGILDIR. ASLINDA HAYAT, NOTLAR, PARA, GIYSILER, GIRMEYI BASARAMADIGIN OKULLAR, ALAMADIĞIN TERFİLERDE DEGILDIR. HAYAT BUNLAR DEGILDIR.

    BENCE HAYAT KIMI SEVDIGIN VE KIMI INCITTIGINDIR. GÜVEN, MUTLULUK VE SEFKATTIR. ARKADASLARINA DESTEK OLMAK VE NEFRETIN YERINE SEVGIYI KOYMAKTIR. HAYAT KISKANÇLIGI YENMEK, ÖNEMSEMEYI ÖGRENMEK VE GÜVEN GELISTIRMEKTIR. NE DEMEK ISTEDIGIN VE NE SÖYLEYEBİLDİĞİNDİR . INSANLARIN SAHIP OLDUKLARINI DEGIL, KENDILERINI OLDUGU GIBI GÖRMEKTIR. HERSEYDEN ÖNEMLISI, HAYATINI, BASKALARININ HAYATINI OLUMLU YÖNDE ETKILEMEK IÇIN KULLANMAYI SEÇMEKTIR. ISTE HAYAT BU SEÇIMDEN IBARETTIR.

    İMZA: Yonca'nın canı arkadaşı...))



     Kahvehane Panosu


    KEN LIGHT / SÖYLEŞİ ve GÖSTERİ

    Tanınmış Amerikalı sosyal belgesel fotografçı Ken Light Türkiye'ye geliyor. Fotografçı, 20-23 Mayıs tarihleri arasında Fotograf Vakfı'nda Belgesel Fotograf konulu bir workshop yapacak. 21 Mayıs Salı günü, Türkcell salonunda saat 19.30'da saydam gösterisi eşliğinde 30 yıllık fotograf deneyimini aktaracak. Bu toplantılar Diyarbakır, Ankara, Eskişehir ve İzmir'de tekrarlanacak.
    (Bilgi için Fotograf Vakfı: 0 212 292 19 39)


     İşe Yarar Kısayollar


    http://www.hertelden.net
    Adı üstünde sitelerden biri daha. Güzel dizaynı ve işleyişiyle hoş bir site.

    http://www.hotelsun.com/
    Dalyan'dan bir köşe. Hem Dalyan'ı tanıyın hem de gidecek yer alternatifini değerlendirin.

    http://www.cobainturkiye.com/
    Kurt Cobain hayranlarına özel fan sitesi.

    http://www.adrenalin.com.tr
    Heyecan sınırlarını zorlayıp adrenalininizi yükseltebileceğiniz uğraşlar arıyorsanız, bu siteyi ziyaret edin derim. Kampçılıktan, Yamaç paraşütüne kadar her türlü extra spor hakkında bilgi ve malzeme bulma olanağı var.

     Damak tadınıza uygun kahveler


    BlockCAD v3.0b4 [693k] W9x/2k/XP FREE
    http://user.tninet.se/~hbh828t/bc3b4.zip

    LEGO'vari oyuncakları biliyorsunuz. Çocuklarımızın büyük zevkle oynadığı bu oyuncakların bilgisayara uygulanmış hali. Tek fark, yarattıklarınızı elinize alıp evire çevire bakamıyorsunuz. Geri kalan herşey var.

    QuickMix v1.04 [347k] W9x/2k/XP FREE
    http://www.msaxon.com/quickmix/QuickMixIn.EXE

    Bilgisayarınızın ses ayarlarına kolaylıkla ulaşmak,değişik programlarda değişik ses ayarları kullanmak, gerektiğinde makinayı reboot etmek gibi tüm fonksiyonları, ayrı ayrı kaydedebileceğiniz bir mikser programı. Geceleri film seyrederken evdekileri birden patlayan seslerle rahatsız etmek istemiyorsanız bunu denemelisiniz.
    http://kmarsiv.com/sayilar/20020521.asp 21 Mayıs 2002 - ©2002-kmarsiv.com
    istanbullife.com