Yazılan,  Okunan,  Kopyalanan,  İletilen,  Saklanılan, Adrese Teslim Günlük E-Gazete Yıl: 6 Sayı: 1.327

Sisteme gir!

Merhaba Sevgili KM dostu, hoşgeldiniz!

 3 Aralık 2007 - Fincanın İçindekiler



 



 Editör'den : Keşke bu sefer ders alsak!..


İyi haftalar,

Tüm hafta sonunu berbat uçak kazası ile ilgili haberlerle geçirdik. Türlü komplo teorilerinin yanında onlarca olasılık üzerinde laf üreterek bir koca hafta sonu geçirdik. Bir tek insan canının bile herşeye değer olduğuna inanan biri olarak çok üzüldüm, üzüldük. Ama her uçak kazasında beynimi kurcalayan bir soruyu da gene sormadan edemedim. Uçak kazalarına gösterilen bu ilginin neden karayolundaki kazalara gösterilmediğini hep merak etmişimdir. Eğer ölçüt sayıysa uçakların kaza literatüründe esamesinin okunmaması gerekir. Aynı kaderi paylaşan insanların bir demir kuşun içinde tamamen yokolmasıdır belki neden. Kurtulma şansının sıfıra yakın olması istatistiklerin en önüne geçiyordur belki de. Ne olursa olsun, adı üstünde kaza. Nedeni ne olursa olsun, havada ya da karada her nerede meydana gelmişse gelsin ders çıkarmanın bir yolunu bulmalıyız. Havada alınan her tedbirin bir kazanın kanlı bilançosuyla konulduğu unutulmamalı. Gönül ve akıl, yılbaşından bu yana yedin küsur insanımızı kaybettiğimiz karayollarında da benzer tedbirlerin olmasını ve uygulanmasını arzu ediyor. Elliyedi insanımıza rahmet, Türkiye'ye başsağlığı diliyorum.

Sinir törpüsü harekat başladı mı ne? Bordo bereliler mutad görev alanlarını genişletmişler anlaşılan. Sonuçlarını görmeden birşey söylemek zor ama insan keşke işe yarasa, geç kalınmamış olsa, oradakiler akıllansa, buradakiler kantarın topuzunu kaçırmasa, hayat hep bayram olsa diye düşünmeden edemiyor. Hayırlısı olsun.

Yargı sistemine kontenjan açığını kapatmak üzere getirilen mülakat sistemini biraz irdelemek istiyordum ama vakit geç oldu. Hoş bu konuda laf söylemek, her ne kadar birkaç ay fakültenin içinde dolaşmış olsam da, bana değil gerçek hukukçulara düşer. Beni ilgilendiren yanı ise bu kararların altında yatan gerçek amaçlar. Hukuk eğitimi almış arkadaşlar bu konudaki düşüncelerini bizlerle paylaşırlarsa belki biz de konuya değişik bakış açılarıyla yaklaşmayı becerebiliriz. Kürsü sizin, buyrun efendim. Hepinize az hareketli, pembe haberli bir çalışma haftası diliyorum. Hoşçakalın.

Bir sonraki sayıda buluşuncaya kadar bulunduğunuz yerden bir adım öne çıkın. Sevgiyle...

Cem Özbatur








 


Gökçe Gerçek

 Kahveci : Gökçe Gerçek


   BİR YILIN ŞARKILARI

Yıl bitiyor…
Murathan Mungan'ın o güzel Yılın Son Günleri şiiri geldi aklıma şimdi…

"Bir yıl daha bitiyor
Düşlerim, tasalarım, yarım kalmış onca şey
Her yıl biraz daha kısalıyor bir öncekinden
Bana mı öyle geliyor
Yoksa daha mı hızlı ilerliyor zaman
İnsan yaşlanırken?"

Yaşam bir seneyi daha diğer geçmişlerin yanına göndermeye hazır. Boş bir cd gibiydi senin ki gibi benim de bu yılım başladığında. İçinde çığlıklarım, kavgalarım, mutluluklarım, kahkahalarım, ayrılıklarım, kavuşmalarım var… Üç yüz altmış beş günlük soluk, ses, hareket. Bakıyorum da nasıl sığdırmışım hepsini bir çırpıda!..

Yaptıklarım-yapmadıklarım, hayallerim, korkularım, savaşım, barışım… Evet, hepsi bir şarkı kaydı gibi doldurmuş senemin her boş anını. Yeni yıl ömrümüzün takvimlerinden çalmaya başladığında, şunu yapacağım belki de kimbilir geçmiş senelerin en sevilen hitlerini hatırlayıp, mutluluktan tebessümlere bırakacağım yüzümü. Bazılarını da hatırladıkça, kolonya misali uçup gitmesi için kapatacağım belleğimi…

Yıl bize verilen 365 sayfadan oluşan bir müzik defteri gibiydi. Notalar duygularımızın rotasına göre yol aldı. Melodi kimi zaman bana aitti, başka bir sayfada sana, öbürkünde başkasına...Hüzün çalındı bazen kulaklarına, neşeyle ıslıklara dolandı dilin kimi anlarda...

Düşünüyorum da şimdi, kimi kırdım, kimi mutlu ettim, kimi kaybettim-kazandım, unuttum, özledim bu sene? Ben, geçen seneki benden farklı mıydım yoksa?Herkes aynı mıydı? Her şey yerli yerinde miydi bu senede?..

"Sabahları açık penceremin soluduğu kent
Nabzında yüzyılın dağınık sancısı
Dumanı üzerinde tüten yıkıntılar
Hangi anlamı kuşanabilir şimdi yeni bir yıl
Umutsuzluk sözlüğünden karşılıklar aranırken hayata
Hangi söküğünü dikebilir bu yaralı kuşak
Hangi yüreğe öğretilebilir unutmak!"

Şarkılarımı dinlerken zihnimin müzik odasında, notaları ve sözleri değiştirme şansım olmayacak. Öyle seveceğim, olduğu gibi, yaşandığı gibi...

Harfler yeni bir yıl için umut dolu kelimeler yazdırmak istiyor bana şimdi. Yüzündeki gülümseyişinin sıcaklığı ısıtıyor şu an yazımı.Bir önceki seneyi aratmasın diyor içimdeki ses. Yeni bir müzik defteri armağan ediliyor hepimize. coşkulu notalar kazıyın sayfalara...

Kaç zamandır duru, yalın, çalışkan, iyi insanlar özlüyorum
"içtenliğin" yada "dünya görüşünün" kirletmediği
Kendime bir yeni yıl kartı yazarak bunları diliyorum.

Şiirin "kendime" kısmını kendim için aldıktan sonra o kelimenin yerine "hakedenlere" diyerek bu kartı onlara gönderiyorum...

Gökçe Gerçek


Bu yazıyı arkadaşına önermek ister misin?


8,758,758,758,758,758,758,758,758,75
4 Kahveci oy vermiş.

 


Yazdırmak için tıklayınız.

 


 Kahveci : Ersel Akant


Uludağ da Sıcak Şarap

Uludağ da Sıcak Şarap
Zordur gerçek aşkı bulmak bu aralar.
Yalan dolu dünyada,
Mevsimlere bölünmüştür aşklar.
Bence en güzeli,
Uludağ da ki sıcak şaraplarda saklılar.
Çok zaman geçti içmeyeli,
Soğuk bir kış gecesi,
Ateşli bir öpücüktür Uludağ da sıcak şarap.
Ayaklarımızın altında yıldızlar,
Aydan izleriz dünyayı.
Çok yakındır artık, gideceğiz oraya,
İçeceğiz ve bulacağız sıcak şarabın sırrını…

Deniz Kenarı
Yavaşça kıvrıldım deniz kenarına,
Kayalıklarda elimde bir bira,
Sana içiyorum.
Kirli deniz rengi gözlerine ve
Kendinden kırmızı dudaklarına…

Özler İnsan
Tatlı bir yaz rüzgarı,
Seni beklediğim yer sahildeki iskele yanı,
Eser geceler, durmadan akıp gider,
Gözlerimden düşer birkaç damla anı,
Zaman zaman özler insan,
Özler bu gözyaşlarını…

Güz Hep Benim Gibi
İstek üzerine yazamam bilirsin, beceremem.
Düşünmeden yazarım en çok,
Sanırım sen de bunu seversin.
Herkesin ilham zamanlarıyla benimki de aynı galiba,
Ya Temmuz akşamı, ya uçan kuru yapraklar,
Ya da soğuk bir kış gecesi,
Belki de terkedilmiş bir deniz kıyısı.
Genelde hüzünden bozma kısa gülücükler olur hayatımda.
En çok sonbaharı severim.
Sonbahar da aşık olur, yine bir sonbahar da ayrılırım.
Yaşamdan şunu iyi anladım,
Her insan her mevsim gibi farklı,
Ama bir mevsim var ki Sonbahar;
Benim gibi hep aynı…

Hayat
Hep tozlu raflar arasından baktım bu dünyaya,
Hiç almadı beni içine, hep sövdüm bu hayata,
Çağırır oldu geceler, sis gibi çöker oldum sokaklara,
Ayaz oldum bende üşüdüm ve
Baktım ağlarken bu manzaraya…

Doğanın kanunuydu bu belki de,
Doğmuştuk ve büyümüştük gün geçtikçe,
Genellikle kaybeden olmuştuk,
Zaten hayatta almamıştı bizi içine,
Hep gidip gelmiştik o ince çizgide…

Gözlerimiz yarı açık bekliyorduk sonumuzu,
Ve en son yine tozlu raflardan bakmıştık hayata,
Her şey ilk günkü gibiydi bu azgın dünyada,
Yüssüzdü hayat, dönüp gitmişti bize arkasını,
Ve yarım kalan gözlerimiz kapanmıştı sonunda…

Ersel Akant
erslaknt@gmail.com


Bu yazıyı arkadaşına önermek ister misin?


10,0010,0010,0010,0010,0010,0010,0010,0010,0010,00
6 Kahveci oy vermiş.

 


Yazdırmak için tıklayınız.

 


 Kahveci : Beyhan Ada


Çözemedim

Savrulduk hepimiz bir yerlere. Kendi tercihimiz di kimimizin, kimimiz ise sadece boyun eğdik bize sunulan seçime. Hayır demeyi yada aksini iddia etmeyi aklımızın ucundan geçirmedik hiçbirzaman. Biz bize buyrulanı yapmalıydık veyahut söylenilmek isteneni bir bakışta anlamalıydık. Sadece bir kez söylenirdi bizden yapılması istenilen.

Sen sofrayı toplayacaksın, yengen bulaşıkları yıkayacak demişti annem. Ve annemle yaşadığım müddetçe ben sofra topladım, yengem bulaşık yıkadı. Kızıma masayı toplarmısın diye rica ettim, topladı! Yavrum masanın üstünü silmemişsin dedim, sen bana masanın üstünü sil demeden ki! topla dedin. Acaba annemle benim aramdamıydı fark, yoksa benim çocukluğumla kendi çocuğum arasinda mi? Çözemedim...

Kendimizden büyüklere otobüslerde yer vermeyi öğretmedi bize kimse, nasıl oldu bilmiyorum nasıl öğrendiğimi. Kızıma yer vermesi gerektiğini anlatmama karşın aldığım cevap; ben o koltuğun parasını ödüyor isem oturmak hakkım! Benim yetiştiğim çevre mi insaflı idi yoksa çocuğumun yetiştiği toplum mu fazla maddiyatçı? Çözemedim…

Üzerinden çıkanı gardolabına asarsan evimiz hiç dağınık olmaz demişti annem. Kızıma odasını toplamasını hergün söylemekten ben yoruldum, o dinlemekten yorulmadı. Burası benim odam, ben dağınık seviyorum! demesine karşılık, benim de evim dedirtmeyen terbiyem mi fazlay dı yoksa kızıma vermeye çalıştığım terbiye mi eksik ti? Çözemedim…

Hatırlıyorum kendiliğimden anlatırdım anneme günümün nasıl geçtiğini, okulumu, derslerimi, arkadaşlarımı. Annemin de o gün neler yaptığını adım gibi bilmeme rağmen anlattıklarını dinlemek beni, dinlenmiş olması ise annemi mutlu ediyordu.
Kızıma sorduğum da gününün nasıl geçtiğini alacağım cevap yine aynı idi. Hergün soruyorsun aynı şeyler işte, çok meraklı olma bu kadar! Benim huzur anlayışım mıydı ters olan yoksa kızımın huzuruma vurdumduymazlıkla yapıştırdığı 'meraklı' etiketi mi? Çözemedim…

Annem ve benim aramda hiç fikir ayrılığı oldu mu hatırlamıyorum bile. Eğer onun fikrinin aksini iddia etse idim acaba şu an kızımla yaşadıklarımı daha mı normal karşılardım yoksa kızımın annee herkesin normali kendisine göre değişir tespitine dahami az şaşar kalırdım? Çözemedim…

Biz savrulduk biryerlere ama kendi tercihimiz ile, ama önümüze sunulan seçeneklere boyun eğerek. Bizim yetiştiğimiz imkansızlıklar da aldığımız terbiye ile biz mi şanslı sayılırdık yoksa çocuklarımız mı bu bolluk içersin de farkında oldukları haklarını kullanmakla şanslı sayılırdı? Çözemedim…

Beyhan Ada


Bu yazıyı arkadaşına önermek ister misin?


10,0010,0010,0010,0010,0010,0010,0010,0010,0010,00
6 Kahveci oy vermiş.

 


Yazdırmak için tıklayınız.

 


 Kahveci : Okan Uygun


Her şeyden önce, her şeyden öte

Öyle bir şey söyleyin ki anneden kıymetli, babadan önemli, kardeşten ileri olsun. Öyle bir şey olsun ki sevgilinden, uğrunda öleceğin insandan, mühim olsun. Öyle bir şey olsun ki karından, çocuğundan ayrılacağını düşünsen dahi ondan ayrılmayı aklından bile geçirmesin.

O, öyle bir şey ki hayatımıza girdi mi, o'nu bir daha asla çıkaramayız. Her şeyden vazgeçeriz ama ondan asla!

O, ilk başlarda bize o kadar önemli gelmez ama aklımız yettiğinde, düşünmeye başladığımızda, kendi yemeğimizi kendimiz yemeğe başladığımızda yada ayaklarımızın üstüne bastığımızda o'nun farkına varırız. Önce önemsiz ve anlamsız olduğunu düşünürüz. Ama kullanmaya başladığımızda o, kâğıda sarılmış ve genellikle 85 -100 mm uzunluk ve 4 - 8 mm genişliklerinde üretilen keyif verici maddeyi aldığımızda, önce sağ kalbe gelir ve sol kalpten tüm vücuda pompalanır. Sonra da damar sistemiyle tüm vücudu dolaşır. O'na alıştığımızda hayatımızın bir parçası olacağını her şey bir yana o'nun bir yana olacağının farkına varırız.

Nasıl ki kışın üşümemek için üzerimize bir mont almayı, ayakta durmak için yemek yemeği, ya da su içmeyi ihtiyaç olarak görüyorsak o'da artık bizim için bir ihtiyaç haline gelir. Hatta yemekten, sudan daha önemli bir ihtiyaç olur.

O, bize bedavada gelmez, o'na harcadığımız parayı biriktirsek ömrümüz boyunca en iyi arabaya, en iyi eve yada en iyi işe sahip oluruz. Abartmıyorum, o'na yaptığı masrafı bir veli çocuğuna yapsa, çocuğunu en iyi üniversitelere gönderir. O'na verdiğimiz parayı her gün bir fakire/yoksula versek cennete girmeyi garantileriz. O'na verdiğimiz önemi kendimize versek on yıl on beş yıl daha fazladan daha sağlıklı daha mutlu yaşarız.

Peki, ailemizden, çevremizden, sevgilimizden, geleceğimizden ve sağlımızdan daha önemli olan 'o' nedir? Eminim bu yazıyı okuyanlar bunun ne olduğunu bulmuşlardır. Bazıları yazının başında bazıları ise yazının sonunda o'nun ne olduğunu anlamışlardır. Lakin bu yazıyı okuyup ta o şeyin ne olduğunu bulamayanlar için kısa bir bilmece;

"Dumanını yel alır, parasını el alır, zararı sana kalır."

Şimdi buldunuz demi! O 'sigara'dan başkası olamaz.

Okan Uygun


Bu yazıyı arkadaşına önermek ister misin?


7,807,807,807,807,807,807,807,80
5 Kahveci oy vermiş.

 


Yazdırmak için tıklayınız.

 


 YILDIZINIZ KIPIR KIPIR, YA SİZ?


  Ailenizin Yıldız Falcısı : Nurettin Özdemir


KOÇ   (21 Mart-20 Nisan)
Yeni haftanız sizlere sıcak atmosferleri hediye edecek sevgili koçlar. İşyerlerinizde ise yine bu hafta yeni görevlere layık görüleceksiniz. Formunuz doruklarda olacak.
Haftanızın tılsımlı rakamı ise 6.



BOĞA   (21 Nisan-20 Mayıs)
Sevgili boğalar yeni haftanız sizlere de muazzam güzellikleri beraberinde getirecek. Bir doğum haberi alabileceksiniz. Ne olursa olsun umutlarınıza sahip çıkın çünkü haftanız süper.
Haftanızın tılsımlı rakamı ise 18.



İKİZLER   (21 Mayıs-21 Haziran)
Yeniye yönelebilmeniz için eskileri yıkmanız gerekecek sevgili ikizler. İşte gelecek günlerde bu yöndeki çabalarınıza yukarılardan kutsal destekler gelecekler. Mutlaka cesaretli olun.
Haftanızın tılsımlı rakamı ise 2.



YENGEÇ   (22 Haziran-22 Temmuz)
Mekan değiştirmeler hatta başka şehirlere yerleşmelerin söz konusu olacakları yeni bir haftaya girmektesiniz sevgili yengeçler. Bazı yatırımlardan kazançlar elde edeceksiniz.
Haftanızın tılsımlı rakamı ise 15.



ASLAN   (23 Temmuz-22 Ağustos)
Yeni haftada herşeyden şüphe duyacak kadar hassaslığınız mevzu bahis sevgili aslanlar. Haklı da olabilirsiniz. Beklenilen bir takım haberlerin gecikmesi de haftanıza damgasını vuracak.
Haftanızın tılsımlı rakamı ise 12.



BAŞAK   (23 Ağustos-22 Eylül)
Özellikle ailelerinizle beraberce mutluluk dolu anların yaşanacakları güzelim bir haftaya girmektesiniz sevgili başaklar. Rüya gibi bir hafta sizlere kucağını açmakta.
Haftanızın tılsımlı rakamı ise 22.



TERAZİ   (23 Eylül-22 Ekim)
Ekip çalışmalarına dayalı tüm projelerde müthiş başarılar sizleri beklemekte sevgili teraziler. Sakladığınız istekleriniz varsa onları şimdi yüksek sesle dile getirin. Zaman fırsatlar zamanı unutmayın.
Haftanızın tılsımlı rakamı ise 11.



AKREP   (23 Ekim-22 Kasım)
Yeni haftanızda engin tecrübelere sahip büyüklerinizin ihtiyacını hissedeceksiniz sevgili akrepler. Değerli paylaşımların çok geçmeden gündemlerinize oturacaklarını göreceksiniz.
Haftanızın tılsımlı rakamı ise 24.



YAY   (23 Kasım-20 Aralık)
Kendi kendinizi hapsettiğiniz bir konuda kaçınılmaz yeni kararlara yöneleceksiniz sevgili yaylar. İsteklerinizle gerçekleriniz arasındaki hassas dengeleri mutlaka tutturacaksınız. Yılmayın.
Haftanızın tılsımlı rakamı ise 20.



OĞLAK   (21 Aralık-19 Ocak)
Sevgili oğlaklar ani kararlar ve fevri davranışların kaçınılmaz mağdurları olmayın yeni haftanızda. Herşey yavaşça ilerlese bile sabırlı olmanızda yarar var. Psikosomatik ağrılar olasılıklı.
Haftanızın tılsımlı rakamı ise 21.



KOVA   (20 Ocak-18 Şubat)
İçinde bulunduğunuz durumların hassaslıkları gerekli kararları almanıza engel olmakta sevgili kovalar. Ya tamam ya devam diyeceğiniz bir haftadasınız. İçinizden yükselen sesi dinlemelisiniz.
Haftanızın tılsımlı rakamı ise 9.



BALIK   (19 Şubat-20 Mart)
Yeni haftanızda hayli enerjik ve çok istekli olacaksınız sevgili balıklar. Kazançların doruklarda olacakları ve mesleki çalışmalarınızda başarılara ulaşacağınız kısmet dolu bir hafta sizleri kucaklamak üzere.
Haftanızın tılsımlı rakamı ise 25.


Nurettin Özdemir
nozdemir@kahveciyiz.biz


Bu yazıyı arkadaşına önermek ister misin?


10,0010,0010,0010,0010,0010,0010,0010,0010,0010,00
3 Kahveci oy vermiş.

 


Yazdırmak için tıklayınız.

 


 Dost Meclisi


YORUMLARINIZI GALERiMiZDEKi iLGiLi BÖLÜME BIRAKABiLiRSiNiZ.
Yorumlarınız için bekleriz.

Fotograf : Beyhan Ada

<#><#><#><#><#><#><#>

Kahveci dostların tüm eserlerini KM SANAT GALERİSİ'nde görebilir,
dilerseniz duygu ve düşüncelerinizi paylaşabilirsiniz.

<#><#><#><#><#><#><#>

Kahve Molası, siz sevgili kahvecilerden gelen yazılarla hayat bulmaktadır.
Her kahveci aynı zamanda bir yazar adayıdır.
Yolladığınız her özgün yazı olanaklar ölçüsünde değerlendirilecektir.
Gecikme nedeniyle umutsuzluğa kapılmaya gerek yoktur:-))
Kahve Molası bugün 4.800 kahvecinin posta kutusuna ulaşmıştır.


 


 Tadımlık Şiirler


AŞK EVRENİ

Aşkın gökyüzüm olsun
Karartmasın hiçbir bulut
Maviliklerimizi
Gönlüme güneşin doğsun
İliklerime dek ısıt ışıt içimi
Benliğim ışığına doysun.

Aşkın yeryüzüm olsun
Yeşertsin gözlerin
Düşüncelerimi duygularımı
Çiçeklere bürünelim
Tepeden tırnağa
Ve ırmaklara dönüşelim
Akalım engin denizlere.

Erhan Tığlı

Yazdırmak için tıklayınız.

 


 Bulmaca - Sudoku






SUDOKU bir mantık bulmacası. "Suji wa dokushinsha ni kagiru" nın kısaltılmış hali, "Sadece tek sayıya izin var." diye tercüme edilebilir.

Kuralı çok basit. Her boş kareyi 1'den 9'a kadar bir rakamla doldurmak zorundasınız. Ama karelere yazılacak rakamları öyle ayarlayacaksınız ki, her satırda, her sütunda ve 3 x 3 kareden oluşan her blokta 1'den 9'a kadar bütün rakamları kullanacaksınız.
Gitmek için tıklayın.
Kolay gelsin.



Yazdırmak için tıklayınız.

 


 Biraz Gülümseyin






KMTV Sunar...

 


 Kıraathane Panosu


ben.sen.o@kahveciyiz.com

Böyle bir adresiniz olsun ve Google rahatlığıyla kullanayım diyorsanız, adınızı soyadınızı ve kullanmak istediğiniz kullanıcı adını editor@kmarsiv.com adresine yollayın. Hemen alıp 5 GB kapasite ile kullanmaya başlayın. Neye benzediğini gmail.com adresi kullanan arkadaşlarınıza danışabilirsiniz.

Tamamen ücretsiz, sadece siz kahvecilere özel.






Merih Günay'ın "Martıların Düğünü" adlı ikinci öykü kitabı yayınlandı. h@vuz yayınları arasından çıkan kitap, Ankara: Dipnot, Arkadaş, Turhan, Bilimsanat, İmge ve Dost Kitabevleri yanısıra Net Kitabevleri'nden ve www.kitapyurdu.com sitesinden de temin edilebilir.






İstanbul için Son Hava Durumu
ISTANBUL ISTANBUL
Ankara için Son Hava Durumu
ANKARA ANKARA
İzmir için Son Hava Durumu
IZMIR IZMIR
Kaynak: http://www.meteor.gov.tr

Yukarı


 


Akın Ceylan

 İşe Yarar Kısayollar


  Şef Garson : Akın Ceylan

Babalığınızla öğünüyorsanız kendinize şunu sorun: "Çocuğumla ne kadar süre geçiriyorum?" İngiltere'de bu süre günde 15 dakika... ABD'de ise daha da vahim: 40 saniye... http://www.candundar.com.tr/index.php?Did=1499 Hayata geç kalmayın ya da nefes almayı akıl ettiğinizde suyun dibine batmış olmayın.

Bilgisayarınız için muhteşem duvar kağıtları isteyenler için sağlam bir kaynak http://www.socksoff.co.uk ve hatta kaynakların kaynağı. Resim arşivine bakınca ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız.

...Renklerin oluşumunun en son aşaması insan beyinde gerçekleşir. Gözdeki sinir hücreleri elektrik sinyaline dönüştürülen görüntüleri beyne iletir ve dış dünyada gördüğümüz her şey beyindeki görme merkezinde algılanır. http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=58012 Beynimizde cisimlerden gelen elektrik sinyalleri deşifre edilmekte ve cisimlerin renkleri ve diğer bütün özellikleri algılar şeklinde oluşmaktadır...

Göz yanılması mı yoksa gif animasyon oyunu mu? http://www.webhocam.net/Konuizle.asp?t=15984 Bakın bakalım anlayabilecekmisiniz?

Yukarı


 


 Damak tadınıza uygun kahveler






http://kahvemolasi.ourtoolbar.com/
Beklenen Araç Çubuğu hizmetinizde:-)) Kahve Molası Araç Çubuğu (Toolbar) gelişmeye açık olarak kullanıma açık. Bir kere download edip kurmanız yeterli. Bundan sonra ki tüm güncellemeler gerçek zamanlı olarak tarayıcınızda görünüyor. Kahve Molası'nın tüm linklerine hızla ulaşabildiğiniz gibi, Google Arama, KM'den mesajlar ve en önemlisi meşhur "Dünden Şarkılarımız" artık elinizin altında. Sohbet için özel chat bile olduğunu eklemem gerekir. Son derece güvenilirdir. Virüs içermez, kişisel bilgi toplamaz. Bizzat tarafımdan pişirilip servise konmuştur. Yükleyip kullanın, geliştirmek için önerilerinizi yollayın.

Gom Player Version 2.1.8.3683 / Windows / 4.48 MB http://www.gomplayer.com/down/GOMPLAYERENBETASETUP.EXE
Bilgisayarınızdaki tüm media oynatıcılarının yerini almaya namzet bir Media Player. Gerekli codecleri kendisinin arayıp bulması gibi özellikleri var. Hemen her çeşit medyayı rahatlıkla izleyebiliyorsunuz. Ve bedava. Mutlaka yükleyip kullanın derim.

Yukarı


 


KAHVE MOLASI ABONELERi Google Grubuna üyesiniz. İlginize teşekkür ederiz.

ABONELiKTEN AYRILMAK İÇİN :
KM-abone-unsubscribe@googlegroups.com
(Gönderdiğiniz mesajın abone olduğunuz adresten gittiğine emin olunuz.)

ÜCRETSİZ ABONE OLMAK İÇİN :
Google Gruplar KAHVE MOLASI ABONELERi grubuna kayıt ol
E-posta:


Arkadaşlarınıza önermek ister misiniz?


Kahve Molası MS Internet Explorer 5.0+ ve 800x600 Res. için optimize edilmiştir.
Uygulama : Cem Özbatur - 2002-07©KAHVE MOLASI - Her hakkı saklıdır. Yayın İlkeleri

 






Arkadaşlarınıza önerir misiniz?

Yazılarınızı buradan yollayabilirsiniz!



SON BASKI (HTML)

KAHVE YANINDA DERGi

Hoşgeldiniz
Arşivimiz
Yazarlarımız
Manilerimiz
E-Kart Servisi
Sizden Yorumlar
KÜTÜPHANE
SANAT GALERiSi
Medya
İletişim
Reklam
Gizlilik İlkeleri
Kim Bu Editör?
SON BASKI (HTML)
YILDIZ FALI
DÜNÜN
ŞARKILARI





ÖZEL DOSYALAR

ATA'MA MEKTUBUM VAR
Milenyumun Mandalı
Café d'Istanbul
KIRKYAMA
KIRK1YAMA
KIRK2YAMA
KIRK3YAMA
ZAVALLI BİR YOKOLUŞ
11 EYLÜL'ÜN İÇYÜZÜ
Teröre Lanet!
Kek Tarifleri
Gezi Yazıları
Google
Web KM




El Condor Pasa - Simon and Garfunkel









Fincan almak ister misiniz?
http://kmarsiv.com/sayilar/20071203.asp
ISSN: 1303-8923
3 Aralık 2007 - ©2002/07-kmarsiv.com